Berlin-Brandenburg Bölge İş Mahkemesi (LAG), Müslüman bir çalışanın, iş sözleşmesinde yer alan tarafsızlık şartının ayrımcı bir etkiye sahip olması nedeniyle Genel Eşit Muamele Yasası (AGG) kapsamında tazminat alacağına karar verdi.

Arka plan: Başörtüsünün çalışanın mesleki faaliyeti üzerinde hiçbir etkisi olmamıştır. Bu gibi durumlarda, genel bir tarafsızlık şartı, din özgürlüğünün kabul edilemez bir şekilde kısıtlanması anlamına gelir. Karar, işverenlerin tarafsızlık şartlarını, objektif bir gerekçe olmaksızın dini ifadeyi yasaklamak için kullanamayacaklarını vurgulamaktadır.
Karar, dini kıyafetlere dayalı ayrımcılık konusunda verilen önemli kararlar dizisinin bir parçası olup, iş hukukunda sözleşme hazırlamanın ne kadar hassas olması gerektiğini açıkça ortaya koymaktadır.
AGG'nin etkilenenleri nasıl koruduğunu ve dini nedenlerle ayrımcılık yapıldığında hangi yasal standartların geçerli olduğunu buradan öğrenin.
Sizi neler bekliyor:
Tarafsızlık şartı ayrımcılıktır: LAG Berlin-Brandenburg tazminat ödüyor
Berlin-Brandenburg Eyalet İş Mahkemesi (LAG), 12 Kasım 2024 tarihli kararında (dava no. 11 Sa 443/24), Müslüman bir başvurucuya tarafsızlık maddesi içeren bir iş sözleşmesi sunulmasının Genel Eşit Muamele Yasası'nı (AGG) ihlal ettiğine karar verdi. Davacı, bir sosyal yardım kuruluşunda öğrenci çalışanı olarak bir pozisyon için başvuruda bulunmuştu. İşi, müşteriyle hiçbir teması olmayacak şekilde yalnızca araştırma çalışmalarından oluşacaktı. Ancak iş sözleşmesinde, görünür dini sembollerin takılmasını yasaklayan bir madde bulunuyordu. İşveren bunu, olası iç çatışmalarla gerekçelendirdi.
Mahkeme, bunu dine dayalı hukuka aykırı bir ayrımcılık olarak değerlendirdi. Başörtüsünün iş görevleriyle hiçbir bağlantısı olmadığı için davacıya iki aylık maaş tutarında tazminat ödenmesine karar verildi. Berlin İş Mahkemesi daha önce davayı reddetmişti (18 Nisan 2023 tarihli karar, dava numarası 38 Ca 5915/23). Yüksek İş Mahkemesi kararında, tarafsızlık şartının Genel Eşit Muamele Yasası'nın (AGG) 7. maddesini ihlal ettiğini ve davacının başörtüsü nedeniyle maruz kaldığı ayrımcılığın objektif gerekçelerle haklı gösterilemediğini açıklığa kavuşturdu.
Mahkeme, gerekçesinde Federal İş Mahkemesi'nin (BAG, 27 Ağustos 2020 tarihli karar, dava no. 8 AZR 62/19) ve Avrupa Adalet Divanı'nın (ECJ, 13 Ekim 2022 tarihli karar, dava no. C-344/20) çığır açıcı kararlarına da atıfta bulunmuştur. Bu kararlar, hem doğrudan hem de dolaylı ayrımcılığın, özellikle de dini özelliklerin işe özel bir atıf yapılmadan kısıtlandığı durumlarda, meydana gelebileceğini teyit etmektedir. LAG, tarafsızlık şartının öğrenci işçinin faaliyeti için gerekli olmadığı ve bu nedenle izin verilemez bir ayrımcılık teşkil ettiği sonucuna varmıştır.
İşyerinde ayrımcılığın kanıtlanması genellikle zordur; ancak yasalarca yasaktır. İş hukuku alanında uzmanlaşmış avukatlarımız, haklarınızı savunmanızda size uzman desteği sağlayacaktır. Genel Eşit Muamele Yasası (AGG) kapsamındaki ayrımcılık davalarını inceliyor, olası davalar konusunda danışmanlık yapıyor ve tazminat taleplerini kararlılıkla yürütüyoruz.
İş sözleşmesindeki tarafsızlık şartının neden kabul edilemez olduğu
Davacının iş sözleşmesinde, görünür dini sembollerin takılmasını yasaklayan bir madde yer alıyordu. İşveren, başvurucunun başörtüsü takmaması halinde işe alınmasının mümkün olacağını açıkça belirtmişti.
Berlin-Brandenburg Eyalet İş Mahkemesi (LAG), bu koşulun kabul edilemez olduğuna karar verdi. Öğrenci çalışanın faaliyeti araştırmayla sınırlıydı ve herhangi bir dış tarafsızlık gerektirmiyordu. Mahkeme açıkça şöyle demişti: "Bu faaliyetin usulüne uygun şekilde yerine getirilmesi, çalışanın İslami başörtüsü takıp takmamasına bağlı değildir." Dolayısıyla tarafsızlık hükmü, davacının din özgürlüğüne haksız bir müdahalede bulunmuş ve Genel Eşit Muamele Yasası'nı (AGG) ihlal etmiştir.
Mahkeme ayrımcılığı doğruladı: Başörtüsü yasağı temel hakları ihlal ediyor
Berlin-Brandenburg Eyalet İş Mahkemesi (LAG), kararında başörtüsü yasaklarına ilişkin yerleşik içtihatlara bir kez daha atıfta bulundu. Mahkeme, iş yerinde dini kıyafetlerin tamamen yasaklanmasına ancak sıkı koşullar altında izin verildiğini, aksi takdirde inanç ve din özgürlüğünün temel hakkını ihlal ettiğini (Temel Kanun'un 4. maddesinin 1. ve 2. fıkraları) açıkça belirtti.
Federal Anayasa Mahkemesi (BVerfG), başörtüsü yasağının, örneğin öğretmenler (BVerfG, 27 Ocak 2015 tarihli karar, dava no. 1 BvR 471/10) veya anaokulu öğretmenleri (BVerfG, 18 Ekim 2016 tarihli karar, dava no. 1 BvR 354/11) için kabul edilemez olduğunu daha önce açıkça belirtmişti.
Federal İş Mahkemesi (BAG), başörtüsü takmanın yol açtığı somut işleyiş aksaklıklarının ispatlanması halinde tarafsızlık şartının hukuka uygun olduğunu teyit etmiştir (BAG, 27 Ağustos 2020 tarihli karar, dava numarası 8 AZR 62/19).
Avrupa Adalet Divanı (ABAD) da gerekliliklerini şöyle sıraladı: Başörtüsü yasağı meşru bir amaca hizmet etmeli, orantılı olmalı ve Almanya'da garanti altına alınan din özgürlüğü gibi ulusal temel hak standartlarını dikkate almalıdır (ABAD, 13 Ekim 2022 tarihli karar, dava no. C-344/20; ABAD, 15 Temmuz 2021 tarihli karar, dava no. C-804/18 ve C-341/19).
LAG'nin kararı, istihdam ilişkilerinde tarafsızlık gerekliliklerine ilişkin açık sınırlar koyan yerleşik içtihatlarla uyumludur.
LAG Berlin-Brandenburg: Başörtüsü yasağı orantısız
Berlin-Brandenburg Bölge İş Mahkemesi (LAG) karara bağlanan davada şu ifadelere yer verdi: Tarafsızlık maddesi kapsamında başörtüsünün tamamen yasaklanması orantısızdır ve Genel Eşit Muamele Yasası (AGG) anlamında ayrımcılık teşkil etmektedir.
İşyerinde ayrımcılığa maruz kaldığınızdan mı şüpheleniyorsunuz? İş hukuku hizmetlerimiz, sağlam değerlendirmeler, hukuken geçerli argümanlar ve adil çalışma koşulları hedefiyle haklarınızı savunmanıza yardımcı olacaktır. Hemen ücretsiz ve hiçbir yükümlülük altına girmeden danışmanlık alın!